Fizik Tedavi Yöntemleri - Uzman Fizyoterapist Metehan Sarıkaya

Uzman Fizyoterapist Metehan Sarıkaya

Fizik Tedavi Yöntemleri

Egzersiz Terapisi

fizik tedavi, hasta, egzersiz

Egzersiz terapisi, hareket bozukluklarının tedavisinde ve fonksiyonel becerilerin geri kazanılmasında vazgeçilmez bir yöntemdir. Birçok hastalığın tedavisinde ağrıyı azaltarak, dolaşımı iyileştirerek ve vücudun iyileşme süreçlerini destekleyerek önemli bir yer tutar. 

Egzersiz terapisi; nörolojik, ortopedik ve kalp-akciğer hastalıklarının tedavisinde etkili bir yöntemdir. Örneğin, felç (inme) geçiren hastalarda yürümeyi yeniden öğrenme ve kol-bacak hareketlerini geri kazanma süreçlerinde egzersizlerin rolü büyüktür. Kalp ve akciğer hastalarında ise solunum kapasitesinin artırılması, oksijenlenmenin iyileştirilmesi ve dolaşım sisteminin güçlendirilmesi için egzersizler hayati öneme sahiptir. Yaygın kullanılan egzersizler arasında klinik pilates, ilerleyici dirençli egzersizler, vücut ağırlığı ile yapılan kalistenik egzersizler, denge-koordinasyon çalışmaları ve spora yönelik özel egzersizler bulunur. Ayrıca spor yaralanmaları ve cerrahi operasyonlar sonrasında egzersizler, iyileşme sürecinin ayrılmaz bir parçasıdır.

Manuel Terapi

manuel terapi
manuel terapi

Manuel terapi, fizyoterapide ağrı yönetimi, hareket kısıtlılıklarının giderilmesi ve kas-iskelet sistemi fonksiyonlarının iyileştirilmesi amacıyla uygulanan özel bir tedavi yöntemidir. Bu teknik, fizyoterapistin elleriyle gerçekleştirdiği mobilizasyon, manipülasyon ve yumuşak doku tekniklerini içerir. Manuel terapi, eklem sertliklerini azaltmak, kas gerginliklerini hafifletmek, dolaşımı artırmak ve sinir sistemini rahatlatmak için etkili bir yaklaşımdır. Bel, boyun ve sırt ağrılarında, spor yaralanmalarında, duruş bozukluklarında ve hareket kısıtlılıklarında yaygın olarak tercih edilir. Tedavi sırasında kişinin bireysel ihtiyaçlarına göre planlanan manuel terapi, diğer fizik tedavi yöntemleriyle kombine edilerek daha hızlı ve kalıcı iyileşme sağlar. Eğitimli bir fizyoterapist tarafından uygulandığında, manuel terapinin etkili ve güvenli bir yöntemdir.

Solunum Teknikleri

Akciğerlerde biriken sekresyonları temizlemek, solunum kaslarını güçlendirmek ve solunum fonksiyonlarını iyileştirmek için uygulanan teknikler mevcuttur. Diyafram nefesi, zorlu öksürük teknikleri  ve solunumun kontrolü gibi teknikler, akciğerlerin etkin şekilde havalanmasını sağlar. Postüral drenaj, akciğerlerin farklı bölgelerindeki sekresyonların mobilize edilmesine yardımcı olur.  Bu teknikler, kronik solunum hastalıklarında semptomları hafifletir ve yaşam kalitesini yükseltir.

Nefes egzersizleri, diyafram solunumu, büzük dudak solunumu ve aktif solunum teknikleri döngüsü gibi yöntemlerle akciğer kapasitesini artırmayı ve nefes alıp vermeyi kolaylaştırmayı hedefler. Bu ve diğer egzersizler, özellikle nefes darlığı yaşayan hastalarda solunum kontrolünü geliştirmek ve günlük aktiviteleri kolaylaştırmak için uygulanır.

Solunum kaslarını güçlendirmek ve havayolu temizliğini sağlamak amacıyla dirençli solunum cihazları, spirometreler ve pozitif basınç cihazları gibi teknolojiler kullanılır. Bu cihazlar, kişiye özel programlarla uygulandığında solunumu iyileştirerek tedavi sürecine önemli katkı sağlar.

Aerobik egzersizler, yürüyüş, bisiklet ve yüzme gibi aktivitelerle oksijen kullanımını artırmayı hedefler. Bu egzersizler, kardiyovasküler dayanıklılığı artırırken solunum sistemine olan yükü azaltır ve hastaların genel fiziksel performansını iyileştirir.

Alt ve üst ekstremite kaslarını güçlendirmeye yönelik egzersizler, oksijen tüketimini azaltarak solunum sistemini destekler. Ağırlıklar ve direnç bantları ile yapılan çalışmalar, kas kuvvetini artırarak günlük yaşam aktivitelerinde daha fazla bağımsızlık sağlar ve genel sağlığı destekler.

solunum fizyoterapisi, koah, triflow

Solunum Kas Eğitimi Cihazları

IMT cihazları, solunum kaslarını güçlendirmek için dirence karşı nefes almayı teşvik eder. PEP cihazları ise hastaların akciğerlerindeki havanın daha verimli bir şekilde dışarı atılmasını sağlar ve bronşial sekresyonların temizlenmesine yardımcı olur.

Triflow

Pulmoner Rehabilitasyon'da solunum kas eğitimi amacıyla kullanılır. Doğru uygulandığında güvenli ve etkili bir tedavi yöntemidir. Birçok kalp-akciğer hastalığında mümkün olan en erken dönemde kullanımına başlanır.

Nörofizyolojik - Nörogelişimsel Yaklaşımlar

Nörorehabilitasyonda kullanılan çeşitli teknikler felç hastaların hareket, denge ve koordinasyon becerilerini geliştirmeye odaklanır. Bobath (NDT), nörogelişimsel prensiplere dayalı olarak kas tonusunu düzenleyip fonksiyonel hareketleri geliştirirken, Brunnstrom tekniği hastanın mevcut reflekslerinden yararlanarak ilerleyici bir iyileşme sağlar. Johnstone yaklaşımı ise duyu-motor öğrenmeyi destekleyen özel ortezler ve uyaranlar kullanır. PNF, Rood veya Kabat teknikleri, kas aktivasyonunu ve hareket paternlerini kolaylaştırır. Aynalama terapisinin yanı sıra, Kısıtlayıcı Zorunlu Harket Terpaisi (CIMT), elektrostimülasyon ve robotik destekli egzersiz gibi diğer yöntemler de hastaların yeniden fonksiyonel bağımsızlığa ulaşmalarında etkilidir.

Nörogelişimsel prensiplere dayanan Bobath, felçli hastalarda anormal postür ve hareket paternlerini azaltmayı, normal motor kontrolünü teşvik etmeyi amaçlar. Terapi, bireyin fonksiyonel ihtiyaçlarına uyarlanır. Denge, koordinasyon ve kas tonusu yönetimi odaklı teknikler, günlük yaşam becerilerinin geri kazanılmasında etkilidir.

PNF, kas-iskelet sistemini kontrol eden sinir ağına yönelik özel uyarılar kullanarak hareket koordinasyonunu geliştirir. Bu yaklaşım; kas iğciği, Golgi tendon organı gibi propriyoseptörleri aktive ederek kas tonusunu düzenler, refleks yanıtları optimize eder. Kasların doğru ve dengeli hareket etmesine yardımcı olur. Günlük yaşamdaki hareketleri daha kolay yapmanızı, kaslarınızın güçlenmesini ve vücudunuzun daha iyi kontrol edilmesini destekler.

Ayna terapisi, sağlıklı tarafın hareketlerini yansıtarak beynin plastisite mekanizmalarını harekete geçirir. Felçli hastalarda algılanan hareket eksikliğini azaltır ve kayıp fonksiyonların yeniden kazanılmasına yardımcı olur. Bu teknik, görsel-kinestetik uyaranlarla motor öğrenmeyi destekleyerek üst ekstremite fonksiyonlarında belirgin iyileşme sağlayabilir.

fizyoterapi sıcak soğuk

Sıcak-Soğuk Uygulamalar (Termoterapi-Cryoterapi)

Yumuşak dokunun sıcaklığını değiştirerek ağrı, ödem, hassasiyet gibi semptomları azaltan uygulamalardır. Yumuşak doku ve kas-iskelet sistemi yaralanmalarından sonra doku metabolizmasını, dolaşımı, ödemi ve doku esnekliğini uygun biçim ve miktarda değiştirmekiçin buz, soğuk sprey, jel, sıcak su torbası veya infraruj (kızılötesi ışık) gibi araçlar kullanılarak uygulanır.

Elektroterapi

Ağrı hissinin azaltılması, felçli kasların yeniden eğitilmesi, zayıf kasların kuvvetlendirilmesi, spazmların gevşetilmesi, dolaşımı arttırma ve duyu eğitimi gibi amaçlarla kullanılabilmektedir. Sinir ve kaslar üzerine etki eden düşük voltajlı elektrik akımı elektrotlar ya da iğneler aracılığıyla ilgili vücut bölgesine aktarılır.

kinesio bantlama

Kinezyolojik Bantlama

Kinezyolojik bantlama, yumuşak doku ve eklemleri desteklemek, dolaşım ve sinir sistemlerini aktifleştirmek amacıyla kullanılan etkili bir yöntemdir. Bu teknik, eklemleri doğru pozisyonda tutmak, duyusal geri bildirimi artırmak, bölgedeki kan ve lenf dolaşımını desteklemek ya da ağrıyı hafifletmek gibi çeşitli amaçlarla uygulanabilir. Ancak, rastgele uygulandığında etkili sonuçlar alınması mümkün değildir. Bu nedenle, uygulamanın eğitimli ve sertifikalı bir fizyoterapist tarafından yapılması büyük önem taşır.

Sanal Gerçeklik

Sanal gerçeklik, fizyoterapi ve rehabilitasyonda motor becerileri geliştirmek, denge ve koordinasyonu artırmak, ağrıyı azaltmak ve motivasyonu güçlendirmek için kullanılan yenilikçi bir teknolojidir. Nörolojik, ortopedik ve pediatrik rehabilitasyonda etkinliği kanıtlanmış olan bu yöntem, hastaların sanal ortamda güvenli ve eğlenceli bir şekilde egzersiz yapmasını sağlar. Özellikle çocuklarda dikkat ve katılımı artırarak terapinin etkinliğini yükseltir. Kişiselleştirilmiş uygulamalarla tedavi sürecini destekler ve iyileşme hızını artırır.

Sık Sorulan Sorular

Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon, Pulmoner Rehabilitasyon, Nörolojik Rehabilitasyon hakkında ve merak ettiğiniz diğer soruların cevaplarına ulaşabilirsiniz.

Bu tedavi türü, kas-iskelet sistemi, sinir ve solunum sistemi gibi çeşitli alanlarda ağrıyı azaltmayı ve fonksiyonları artırmayı hedefler. Tedaviler arasında manuel terapi, elektroterapi, sıcak-soğuk uygulamaları, egzersiz programları ve birçok destekleyici modalite bulunur​. Bel, boyun ve sırt ağrıları, spor yaralanmaları, inme veya nörolojik rahatsızlıklar, göğüs hastalıkları, onkolojik hastalıklar, romatizmal hastalıklar ve cerrahi sonrası iyileşme gibi aklınıza gelebilecek her duruumdan sonra fizik tedaviye ihtiyaç duyulabilir.

  • Bir seans genel olarak 30-60 dakika sürmektedir
  • Rehabilitasyonun ne kadar uzun süreceği, haftada kaç gün gerektiği hastalığa ve iyileşme hızına bağlı olarak değişir.
  • Yumuşak dokuların iyileşmesi yaklaşık 6-8 hafta sürer.
  • Hastanın hekimi ile görüşülüp ilk değerlendirme yapıldıktan sonra hedef süre belirlenebilir.
  • Nörolojik hastalıkların rehabilitasyonu çok daha uzun sürmekle beraber hastanın tedaviye katılımı ve doğru zamanda başlayan uygulamalar rehabilitasyon süresini kısaltabilir.

Değerlendirme sürecinde ulaşılan sonuçlara göre hedefler belirlenir. Bu hedeflere ulaşmak için gerekli olan müdahaleler, egzersizler, kas germeleri,  manuel terapi, elektroterapi, masaj ve eklem mobilizasyonları, nefes egzersizleri, nörofizyoloji temelli egzersiz yaklaşımları gibi sayısız teknikten size lazım olanlar fizyoterapistiniz tarafından seçilip bir terapi programı oluşturulur. Bu program çoğu zaman siz iyileştikçe aşama aşama ilerleyen bir yapıdadır ve iyileşmeyi en hızlı hale getirecek şekilde planlanır. 

Fizyoterapi süresince hareket etmek kaçınılmazdır. Bu yüzden hareketinizi engellemeyecek kıyafetler giymelisiniz.

En geç 1 saat önce yemek yenmiş olmalı, seans öncesinde yeteri kadar su içilmelidir. 

Sıcak/soğuk uygulamalar önerildiyse seanstan önce uygulamaya başlanılabilir.

Size seans öncesinde yapılmak üzere bir ev programı verildiyse eksiksiz şekilde yapılmalıdır.

Genellikle hafif rahatsızlık, dokularda gerilme veya karıncalanmalar hissedilebilir; ancak ağrı seviyesi genellikle tolere edilebilir düzeydedir​. Fizyoterapistler ağrı düzeyinizi düşük tutarak iyileşmenize yardımcı olmak için yeterli bilgiye sahip olup ağrı oluşmaması için dikkat eder.

 

Muayenede belirlenen yakın-orta-uzak hedeflerin hepsine ulaşılması her zaman mümkün  olmayabilir. Durumunuz iyileştikçe seans sıklığı genelde azaltılıp ev programının yoğunluğu arttırılır. İyileşme düzeyinizden memnun olduğunuzda fizyoterapistiniz ile beraber karar vererek tedaviyi sonlandırabilirsiniz. Size bir ev programı hazırlanır ve bir süre daha programı kendiniz takip etmeniz istenir. Böylece tedavinin etkileri daha kalıcı ve uzun süreli olur. Programa düzenli uyum önemlidir, bu yüzden terapiye ara vermeyi gerektirecek durumlara uzmanlar eşliğinde karar verilmelidir.

Language